ISBN : 9786257442398
Yayınevi : İthaki
Gerçekten akıcı ve yazarın önceki kitaplarının üstüne koyduğu bir eser. Gelecekte bilim kurgu klasikleri arasına girebileceğini düşünüyorum. Andy WEIR yazarım diyenlere resmen nal toplatıyor.
Hikayemiz uzak yıldız sistemlerinden gelen astrofaj adındaki tek hücreli canlıların amiyane tabirle dünya ile güneş arasına kaçak hat çekmesiyle başlıyor. Allah’tan olay Türkiye’de geçmiyor yoksa bunun parası da kayıp kaçak bedeli olarak bize girerdi.
Astrofaj sürekli ürediği için güneşin önünde giderek bir tabaka oluşturuyorlar. Böylece dünyaya gelen güneş ışığı sönükleşiyor. Bu nedenle dünya zamanla soğuyacak ama geçici çözümler dışında yapılabilecek tek şey astrofaj’ın yok etmek. Peki nasıl? Astronomlar çevre yıldızlardan Tau ceti adındaki bir yıldız haricindeki tüm yıldızların ışıklarının soluklaştığı fark ediyorlar. Tau cetinin neden böyle olduğunu çözebilecekler mi? Kahramanımız bu süreçte hangi sürprizlerle karşılaşacak?
Yazarın şu ana kadar basılan Artemis ve Marslı kitaplarını okuyan birisi olarak en iyi kitabının bu olduğunu düşünüyorum. Sıralama yapmam gerekirse Kurtuluş Projesi > Marslı > Artemis olarak gider. Yazarın Marslı’daki mizahını çok beğenmiştim. Aynı mizah anlayışı bu kitapta da devam ediyor. Kitabı okurken kesinlikle gülüyorsunuz. Herkesçe anlaşılabilecek seviyede biyoloji, astonomi, fizik ve bilgisayar bilimi konularına dokunuluyor. Andy WEIR’in yazılımcı olduğunu düşünürsek bende bir yazılımcı olarak bir tık daha bilgisayar meselelerine girmesini isterdim ama bunun yerine bilgisayarın aptallığına dem vurmuş. 🙂 Bilimsel meselelerde bazı kötü bilim kurguların yaptığı gibi falanca motor var, ışık hızından hızlı gibi fanteziye kaçmıyorlar. Kurgu kısmı tadında bırakılmış. Daha açıklayıcı olmak gerekirse bir bilim kurgu ne kadar bilimsel olabilirse o kadar olmuş.
Tat kaçıran (İng. spoiler) vermeden bahsedebileceğim tek olumsuz konu ise kitabın sonunun olması gerekenden biraz hızlı bitmesi ve dünyanın durumundan yeterince bahsedilmemesi. Bence bir iki paragraf daha eklenseymiş tadından yenmezmiş.
Çeviri konusunda takıntılı bir dangalak olsam da bu kitapta dişe dokunur hiç bir sorun görmedim. Kitap resmen yağ gibi akıyor. Bu kitap sadece bir çevirme değil aynı zamanda iyi bir yerelleştirme örneği. (Yerelleştirme ile çeviri aynı şey değildir.) Kitap adından tut da içeriğine kadar her şey çok güzel çevrilmiş. Okurken bunun İngilizcede direk karşılığı yok neyden çevirmiş diye baktığım yerler oldu.
Kitabın başlığının doğru çeviri olmadığını söyleyenler olmuş. Hail Mary başarma olasılığı çok düşük olan olaylar için kullanılan bir kalıptır. Başlığa başarma olasılığı düşük proje veya zor proje yazamayacakları için kurtuluş projesi en doğru isimlendirme olmuş.
Eğer diğer kitap incelemelerimi de incelemek isterseniz, blogumdaki kitap incelemelerime bakabilir ve Goodreads veya 1000Kitap üzerinden takip edebilirsiniz.